Kadın fotoğrafçılar yazı dizimizde bu sefer ''portre'' ustası olan; 'julia margaret cameron' hayatını ele alacağız.
Sanatçının kendisine ait olan bir portre fotoğrafı... |
Julia Margaret Cameron (1815 11 Haziran- 1879 26 Ocak ), yaşadığı dönemin en önemli ''portre'' fotoğrafçısı olarak bilinir. Sanatının yıllarını ''portre'' fotoğrafı çekti. Hindistan asıllı olan fotoğrafçı ailseinin ingiltereye taşınmasının ardından kendisine hediye edilen bir fotoğraf makinesi ile fotoğraf çekmeye başlamıştı. Kendi evini bir fotoğraf stüdyosu haline getirerek çekimlerinde kolaylık olmasını sağlamıştı. Sanatçı döneminde yaşamış bir çok ünlünün ''portre'' fotoğrafı çekerek tarihin tozlu raflarında yer edinmesi ve bizlere ulaşmasını sağlamıştır. Bu ünlüler arasında kimler yoktu ki: '' John Herschel '' ünlü astronom, '' Charles Darwin '' bilim insanı ve aynı zamanda evrim teorisyeni gibi birçok ünlünün yüzünü tarihin ilerleyen sayfalarında yer edinmesinde katkıda sağlamıştı. Sanatçı fotoğrafları dışında yazılarıylada entektüel bilgi ve birikimini paylaşmıştır. Victorya Dönemi İngiltere'sini çok iyi anlatan aktif kişiler arasında yer edinmiştir.
Charles Darwin |
Günümüz portre fotoğrafının mihenk taşı sayılabilecek olan fotoğrafçı yaşadığı dönem içerisinde bu işi parasal dürtüler karşılığında yapmamış tamamen bu işi sevdiğinden ötürü yaparak parasal bir beklenti içerisinde bulunmamıştır. Günümüz portre fotoğrafçılığı içinse aynı şeyi söylemek sanırsam mümkün değildir. Sanatçının kendine has olarak kullandığı ve ''Soft Focus'' tekniği ile fotoğraflarını çekerek günümüz portre fotoğraçılığından bulunan ve fotoğrafın her bir köşesinin net çıkması gibi bir kaygıya zamanında girmediğinden ötürü çokca eleştirmiştir. ''Soft Focus'' netlik bozulması yada çektiği neslelerin net çıkmaması yani optikal kusurları görmezden gelerek kendi görselliklerini fotoğraflarına aktarmıştır.
Sanatçının çekmiş olduğu fotoğraflar döneminin fotoğraf sanatçıları tarafından epeyce eleştirelerce karşılanmıştı. Fotoğraflarından odakların olmadığı, yıkıma sırasında parmak izlerinin çıktığı, ışıkların yetersiz olduğu gibi fotoğraftaki, fotoğrafçıdan kaynaklanan teknik kusurlar ile bahane edilmişti. Belkide sanatçının çekmiş olduğu portre fotoğraflarınca dönemin fotoğrafçıları tarafından imrenilecek bir kişi olduğundan kaynaklı bu tür eleştirelere maruz bırakılmıştı. Fakat sanatçı bu eleştireleri duymazdan gelerek sanatına çekmiş olduğu fotoğraflar ile devam etti. Cameron fotoğraflarda, 'ruhsal izlenimleri' aramış ve bu aradıklarınıda kendince fotoğraflarına aktarmıştı.
Fotoğraf sanatına 40'lı yaşlarda başlayan sanatçının Idylls of the King (Kralın İdilleri) adlı kitabı ve Türkçe'yede çevrilmiş olan ''Dünya Çocukları'' adlı bir kitabı bulunmaktadır. Ömrünün geri kalan yıllarını 1875 yılında taşındı Sri Lanka' da geçiren sanatçı yaşamın son yıllarını yoksulluk içinde geçirmiştir.
Faydalı bir paylaşım,teşekkürler.
YanıtlaSilBiz teşekkür ederiz...
Sil