Yönetmenliğin Vicente Aranda'nın yaptığı Libertarias&Özgürlük filmi, İspanya İç Savaşı sırasında kadınların cephe dışında ki kendilerine biçilen rollerini red edilişini aktarıyor. Fakat eril düşünce her zaman olduğu gibi kadınların cephede savaşamıyacağını düşünürler. Fakat durum erkeklerin düşüneceği gibi olmaz. Kadın cephede en ön safta savaşır! Yemek yapar, iş yapar, çukur kazar, kurşun atar! Ve aşık olur!
1936 Yazının, Temmuz'un 18'in de başlayan ve Ordunun Cumhuriyetçi Hükümete başkaldırmasının ardından, halk birlikte Orduyu Barselona ve Madrid'e bozguna uğratır. Bununla yetinmeyerek, kitleler, devrimci bir hükümet istediklerini söylerler. Yasal hükümet ise bu durumu kontrol edemez. 20 Temmuz 1936 İç Savaş Patlak verir. Dönemin kiliseleri
yağmalanır, yakılır, yıkılır. Bu kiliseler de tanrı hizmetkarı Maria tüm saflığı ile bu savaşın ortasında kalmıştır ve artık kendisi kilisenin boyunduruğunda kurtulur ve özgürleşmesine bir adım kalmıştır. Kadın rollerinin ve anarşist blokun tutumunu anlatıyor.
Toplumun tüm kesimlerini gerçekçi ve abartıcı olmadan, eleştirmesiyle de çarpıcı bir filmdir.
Filmden:
'' Biz, devrimin neden nüfusun sadece yarısının elinde olduğunu anlamıyoruz. Bizler anarşistleriz fakat aynı zaman da kadınız ve kendi devrimimizi yapmak istiyoruz. Erkeklerin bunu bizim için yapmasını istemiyoruz. Erkeklere göre hazırlanmış bir mücadele istemiyoruz çünkü her zaman ki gibi biz sikiliyoruz. Dövüşmek istiyoruz, çünkü kendi payımıza düşeni talep ediyoruz. Ve anlaşılmasını istiyoruz ki, biz şu hakimizle mutluyuz ve evde örgü yapmamız koca bir hata olurdu. Ölmek istiyoruz! Ama erkekler gibi ölmek istiyoruz, hizmetçiler gibi yaşamak değil! ''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder