Müşteri olmak zor

Ben kısa denilmeyecek kadar bir süredir, hatırı sayılır bir perakende firmasında reyon elemanı olarak çalışmaktayım. Sizlerle paylaşacağım bilgiler, siz müşteriler ile ilgili yaşadığım gerçekler üzerine olacak. Bu tecrübeleri paylaşmak ve yazıya dökmek benim için çok zor. Çünkü yıllardır hep içime attım müşterilere karşı olan duygularımı. Üstünüze alınmayın lütfen hepinizi seviyorum…


   İşe yeni başladığım günlerde -daha toy iken- reyon arasında ürünleri reyona yerleştiriyorum, (şimdi başlıyoruz )  karşıdan dünyaları ben yarattım havasında, orta yaşlı, ağır makyajlı, kürklere bürünmüş bir kadın geldi. Sert bir mizaçla ‘’çamaşır suları nerde’’ diye sordu. Ben de yerini gösterdim. Göstermez olaydım, ortalığı ayağa kaldırdı, ben tırstım tabi… Kadın feryat figan. Başka bir müşteri, evvelden çamaşır suyunu koklamak için kapağını açmış, öylece kapatmadan kapalı gibi kapağını üstüne koymuş bidonun, bizim Hükümet Hanım Teyze de o çamaşır suyuna bakmak için kapağından tutmasın mı !!! Kıyamet ondan sonra koptu zaten, her yer çamaşır suyu oldu, kadının üstü başı çamaşır suyu. Kadın çığırıyor, ‘’ben buradan düğüne gidecektim, kıyafetim battı, sizi şikâyet edeceğim’’. Benim başımdan kaynar sular döküldü ‘’şikâyet edeceğim’’ deyince, zaten Klorak’a çamaşır suyu denildiğini yeni öğrenmişim, bunun üzerine başıma iş açtı çamaşır suyu. Neyse kadına peçete vs. getirdim ben, ‘’ istemez istemez‘’ diye azarladı, ‘’ düğüne bu halde nasıl gideceğim’’ diye sızlana sızlana gitti.


   Benim anlamadığım; madem düğüne gideceksin süslenmişsin neden AVM’ ye geliyorsun, hadi geldin neden çamaşır suyu almaya geliyorsun. Bir de bir kaç sözüm şu çamaşır suyu koklayanlara, çamaşır suyunun neyini kokluyorsunuz anlamıyorum ki… Bildiğin amonyak, kokladıktan sonra kapağını kapatın kardeşim şunların. İlk haftadan işten atılacaktık bir çamaşır suyu yüzünden.

Yazan: Clark Kent

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder